ÇED Süreçlerinde Yatırılacak Harçlar Hakkında (2023 Yılı Harçları Ne Kadar Oldu?)
1 Aralık 2022Lisanssız Elektrik Üretimi İçin 29 Yıllığına Verilecek Hazine Arazilerinin Tam Listesi!!!
13 Ocak 2023Enerji Yatırımları ve ÇED Süreçleri
Bilindiği üzere Ülkemizde enerji projelerine ait süreçler lisanslı ve lisanssız olarak iki türlü olarak yürütülmektedir. Lisanssız enerji projeleri isminden de anlaşılacağı gibi herhangi bir lisansa ihtiyaç duymaksızın yürütülen, ancak ilgili kurumların denetimini içeren enerji yatırımlarıdır.
Lisanslı enerji projelerinde ise Önlisans / Lisans tadili ve Üretim Lisansı gibi süreçler yürütülmekte ve izinler alınmaktadır. EPDK’ya yapılacak başvurularda istenen duyarlı yöreler beyanı sürecin en önemli aşamalarından birisidir. Çünkü içerisinde taahhüt ve alanın özelliklerinin kabulünü içermektedir. Bu konuda ÇED Yeterliğine sahip firmalardan destek alınması sürecin sağlıkla yürütülmesi açısından önem taşımaktadır.
TUSAY Mühendislik ekibi olarak, enerji yatırımlarında, yatırım planlama aşamasında ön değerlendirme çalışmaları gerçekleştirilmektedir. Bu çalışmalar ile belirlenen santral alanları ve etki alanlarının, başta duyarlı yöreler olmak üzere kapsam çalışmaları yapılmakta, haritalandırmalar ile desteklenmekte ve yatırım planına yön verebilecek raporlamalar yapılmaktadır.
Ülkemiz mevzuatı açısından enerji projeleri kapsamında yürütülecek Çevresel Etki Değerlendirmesi süreçlerinin kapsamı proje türüne göre değişmektedir. Gerçekleştirilecek enerji yatırımlarına ilişkin, ÇED Yönetmeliği kapsamında belirtilen maddeler aşağıda belirtilmiştir.
29.07.2022 tarih ve 31907 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Çevresel Etki Değerlendirmesi Ek-1 Listesi Çevresel Etki Değerlendirmesi Uygulanacak Projeler Listesi (faaliyete başlamak için ÇED Olumlu Kararı Alınması gereken projeler)
Madde 14-Hidroelektrik enerji santralleri,
Madde 41 Rüzgâr enerji santralleri,
Madde 42- Jeotermal enerji santralleri,
Madde 43- Proje alanı 20 hektar ve üzerinde veya kurulu gücü 10 MWm ve üzerinde olan güneş enerji santralleri,
29.07.2022 tarih ve 31907 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Çevresel Etki Değerlendirmesi Ek-2 Listesi ÇEVRESEL ETKİLERİ ÖN İNCELEME VE DEĞERLENDİRMEYE TABİ PROJELER (Ek-1’deki Listede Yer Alan Alt Sınırlar Bu Listede Üst Sınır Olarak Alınır) (faaliyete başlamak için ÇED Gerekli Değildir Kararı Alınması gereken projeler)
Madde 41-Proje alanı 2 hektar ve üzerinde veya kurulu gücü 1 MWm ve üzerinde olan güneş enerji santralleri (çatı ve cephe sistemleri hariç),
Söz konusu Çevresel Etki Değerlendirmesi süreçlerinin açıklamaları, yapılacak çalışmalar hakkında detaylı bilgilere; aşağıdaki bağlantılardan ulaşabilirsiniz.
Bu aşamalardan sonra Önlisans almış yatırımlar için Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından bazı süreçlerin yürütülmesi için belli başlı süreler dâhilinde çalışma yapılması istenmektedir.
Örneğin Önlisans başvurusu uygun bulunmuş bir rüzgar enerji santrali (RES) yatırımı için Çevresel Etki Değerlendirmesi süreçlerinin otuz (30) gün içerisinde başlatılması istenmektedir.
İlgili ÇED sürecinin başlatılması için olmazsa olmaz koşul ise EPDK tarafından verilecek Önlisans, Lisans tadil kararı gibi belgelerin dosya sunumu aşamasında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı veya Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’ne ibraz edilmesidir.
Burada önemli olan nokta Çevresel Etki Değerlendirmesi Yeterlik Tebliği kapsamında yeterlik sahibi firmalar tarafından gerçekleştirilen yer görme çalışmalarının ÇED sürecini başlatılamayacağıdır. ÇED sürecinin başlatılması için muhakkak olarak Proje Tanıtım Dosyası veya ÇED Başvuru Dosyası ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı veya Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’ne başvuru yapılması gerekmektedir.
Tüm çalışmaların uygun olarak yerine getirilmesi akabinde devam eden ÇED Süreçleri içerisinde projenin mevcut durumu ile ilerlemesini engelleyecek belli başlı durumlar meydana gelebilecektir. Nitekim projenin planlandığı sahanın bir görünen (yüzey) birde görünmeyen (yeraltı) tarafı bulunmaktadır.
Özellikle saha genelinde
Kültür varlıkları,
Sit alanları,
Dere yatakları,
Su kaynakları,
Koruma özellikli alanlar
Ruhsatlı ve/veya İzinli Maden sahaları ile karşılaşılması muhtemeldir.
Karşılaşılacak bu tür durumlarda özellikle rüzgar santrali (RES) yatırımları için belirlenmiş türbin noktalarının değişmesi, toplam türbin sayısının azalması gibi projenin genel durumu bozacak, üretim kapasitesini değiştirecek konular ile yatırımcılar karşı karşıya kalabilmektedir.
Ruhsatlı ve/veya izinli maden sahası ile çakışmalı olunması durumunda ise maden türüne ve çakışmalı durumda olan rüzgar türbini sayısına, alan miktarına, kaynak çalışmaları için kullanılacak alanda kalmasına bağlı olarak tüm sahanın kaybına kadar yol açabilecek sıkıntılar doğurabilmektedir.
Bu tür durumlar her ne kadar Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından mücbir sebep olarak görülse de bu zamana kadar yapılan çalışmaların boşa gitmesine, yatırımcı firmanın finansal durumlarının etkilenmesine sebebiyet verecektir.
Ayrıca yaşanacak durumlar projenin işletmeye geçişi için gerekli olan Çevresel Etki Değerlendirmesi Kararı’nın alınmasına ait süreyi uzatacağından projenin katma değer sağlayacak hale gelmesi için geçen süreyi uzatacak ve dolaylı olarak ülkemiz enerji ihtiyacının karşılanması amaçlı yatırım programlarını da etkileyebilecektir.
Bu tür durumlar ile karşılaşılması durumunda bir dizi teknik ve mühendislik çalışlarının devreye sokulması, yatırımcının en başında olması muhtemel durumlar hakkında bilgilendirilmesi, konunun paydaşları ile (kurum, kuruluş vb.) dirsek temasında bunulması büyük önem taşımaktadır.
Bu sebeple Çevresel Etki Değerlendirmesi süreçlerini gerçekleştirecek uzmanların proses bilgisi, yer bulma, sorunları görebilme gibi bireysel ve teknik özelliklerinin yeterli seviyede olması gerekmektedir. İşte tamda bu noktada Tecrübe, Uzmanlık, Sürdürülebilirlik, Analiz kabiliyeti, Yeniklere açık olma gibi özellikler devreye girmektedir.
TUSAY Mühendislik olarak adımızdan da anlaşılacağı üzere, Tecrübe, Uzmanlık, Sürdürülebilirlik, Analiz kabiliyeti, Yeniklere açık olma özellikleri bünyesinde barındıran 10 yılı aşkın deneyimli personellerimiz tarafından bu en önemli adım titizlikle yürütülmektedir.
ÇED süreci içerisinde yürüttüğümüz çalışmalarımızı projenin ve sürecin tüm yönlerini ortaya koyarak, yatırımcı firma ile dirsek temasında bulunarak, kamu kurum ve kuruluşlarındaki süreçleri yerinde takip, hatırlatma, anında reaksiyon alma gibi unsurlar ile gerçekleştirmekteyiz.
Bu unsurların temel amacı “Zaman” kavramının çok daha fazla önem kazandığı günümüzde, yatırımın katma değer sağlayacak duruma gelebilmesi için geçen zamanı mümkün olduğunca kısaltmaktır. Çünkü biliyoruz ki, Ülkemizin kalkınması için yatırım, yatırımların çoğalması için yatırımcıların önündeki zaman engelinin kaldırılması gerekmektedir.
Kısaca TUSAY Mühendislik olarak yatırımınızın firmanız ve ülkemiz açısından önemini bilmekteyiz. Firmamızın Sloganı “Çevreyi Yaşat ki, Dünya Yaşasın” olduğundan bu doğrultuda çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Sürdürülebilir Çevre mottosu ile çevreye duyarlı, çevresel etkileri minimize edilmiş yatırımların daha da kıymetli ve uzun yıllar katma değer sağlayan projeler olduklarının bilincinde hareket etmekteyiz.
TUSAY Mühendislik, yetkin kadrosu ile Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu, Proje Tanıtım Dosyası, Çevre Danışmanlık Hizmeti başta olmak üzere, 2872 sayılı Çevre Kanunu uyarınca çıkarılan mevzuat kapsamında birçok konuda hizmet vermektedir. Çevre Kanunu ve bağlı mevzuatları uyarınca aklınıza takılan her şey için bizi arayabilirsiniz. Diğer iletişim kanallarımız için tıklayınız. |